Makaleler

Tüketici Hakem Heyeti Kararları

2019, Erdemir&Özmen Avukatlık Ortaklığı

Tüketici Hakem Heyeti Kararları

Yeni TKHK tüketici hakem heyetlerinin görev alanı “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara çözüm bulmak” olarak belirlemiştir. Zira tüketici hakem heyetlerinin sundukları uyuşmazlık çözüm yönteminin, hâkimlerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatından yararlanan hâkimler tarafından yürütülmediği için, “yargılama dışı” bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olduğu görülmektedir.

Kanunda “tüketici işlemi” kavramı “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmaktadır.

Bu çerçevede Tüketicilerin 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uyarınca tüketici işlemi ve tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıkların çözüm yerleri; tüketicinin mal veya hizmeti satın aldığı veya tüketicinin ikametgâhının bulunduğu yerdeki Tüketici Hakem Heyetleri ile Tüketici Mahkemeleri'dir. Tüketici Hakem Heyetleri illerde Ticaret İl Müdürlüğü, ilçelerde Kaymakamlık bünyesinde oluşturulmuştur.

Tüketici Mahkemeleri ise Ankara, İstanbul, İzmir Adana, Antalya, Bursa, Samsun, Konya, Mersin ve Kayseri illerinde kurulmuştur. Bu iller dışındaki il ve ilçelerde başvurular Tüketici Mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yapılmalıdır. Bu mahkemelerde açılacak davalar her türlü resim ve harçtan muaftır. Bununla birlikte 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 120. maddesi gereğince gider avansı tarifesinde belirlenen tutar gider avansı olarak yatırılmalıdır.

Tüketicinin Hakları 

Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;

a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,

b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,

c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,

ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,

seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.

Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir.

Tüketici Hakem Heyetlerinin Uyuşmazlığın Miktar ve Değeri İtibarıyla Görev Alanı

Yeni TKHK, belirli miktar veya değere ilişkin tüketici uyuşmazlıkları bakımından genel mahkemelere başvurma yolunu kapatmakta; tüketici hakem heyetlerine başvurmayı kural olarak zorunlu hale getirmektedir. Belirlenen miktar veya değeri aşan tüketici uyuşmazlıkları bakımından ise tüketici hakem heyetlerine başvurulamamaktadır.

Yeni TKHK’ın 68. Maddesinin 1.Fıkrası,

“Değeri iki bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, üç bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine, büyükşehir statüsünde bulunan illerde ise iki bin Türk Lirası ile üç bin Türk Lirası arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu değerlerin üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamaz.”

hükmünü amirdir.

Kanunun 68. maddesinin 4.fıkrasında ise söz konusu “iki bin” ve “üç bin” Türk Lirası tutarlı sınırların her yıl Vergi Usul Kanunu’nun 298. maddesine göre tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranına göre artırılması öngörülmüştür.

2019 yılında İl Tüketici Hakem Heyetleri için 8.480 TL, ilçe Tüketici Hakem Heyetleri için 5.650 TL altında bulunan uyuşmazlıklarda Tüketici Hakem Heyetine başvurulması zorunludur.

2019 yılı için değeri 8.480 TL ve üzerindeki uyuşmazlıklarda ise doğrudan Tüketici Mahkemesine başvurulması zorunludur. Tüketici satın aldığı hizmet yahut malın değerini göz önünde bulundurarak bu iki heyetten birine ya da Tüketici Mahkemesi’ne başvurmak zorundadır.

Tüketici Hakem Heyeti Kararına İtiraz

Tüketici hakem heyetinin vereceği karar tarafları bağlayıcı niteliktedir. Ancak Tüketici Hakem Heyetinin kararına karşı 15 gün içerisinde Tüketici Mahkemelerine dava açılarak itiraz edilebilmektedir. Tüketici Mahkemesi olmayan yerlerde, Tüketici Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir.

Sonuç olarak, Yetkili Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuru e-devlet üzerinden, posta yoluyla ya da şahsi olarak ve avukat aracılığıyla yazılı bir şekilde elden yapılır. Başvuru yapmak için harç ya da masraf ödemesi yapılmaz. Başvuru titizlikle yapılmalı, tüm deliller başvuru dilekçesinin ekine eklenmelidir. Belirtmek gerekir ki aynı konu için birden fazla başvuru yapılamaz. 

Hakem Heyetlerine yapılan başvurular, başvuru tarih ve sırasına göre en geç 6 ay içinde karara bağlanır ve karar süreci en fazla 6 ay daha uzatılabilir. Verilen kararlar taraflara 10 iş günü içerisinde tebliğ edilir. Verilen karar ilam niteliğini haizdir. Bu sebeple lehine karar verilen kişi işbu kararla birlikte ‘’ilamlı icra takibi’’ başlatabilecektir.

Benzer Makaleler

Mart 2020 Corona Virüsü (Covid-19) Salgını Nedeniyle Hukuki İlişkilere Dair Yasal Çerçeve Analizi
2019 Startup Hukuku